Milyonda bir görülen “cam kemik” hastası olan ve akülü sandalyeye bağımlı Çağla Pektaş (26) Türkiye’deki on binlerce engelliden biri. Pektaş, hayatın her alanında karşılarına maniler çıktığını, işe gidip gelirken yahut gezerken çok zorladığını belirterek “Toplu taşımalara yoğunluktan ötürü binilmesi esasen imkânsız. Sokakta fiziki kaidelerle, okulda-işte önyargılarla çaba etmek zorunda kalıyoruz. Asansöre binmek istiyorum, binemiyorum. Ya bozuk ya da eli ayağı tutanlar kullanıyor. Üstelik tersleniyoruz. Tiyatroya ve sinemaya gidelim dediğimde merdivenler çıkıyor karşımıza. Pekala, soruyorum size, bizler neden özgür değiliz? Biz neden engelleniyoruz” dedi.
‘SOSYALLEŞEMİYORUZ’
Türkiye’de engellilerin toplumsallaşamadığını lisana getiren Pektaş, “TÜİK bilgilerine nazaran Türkiye’de 9.3 milyon engelli vatandaş bulunuyor. İstanbul’un nüfusunu 16 milyon olarak hesap edersek yüzde 12’si yaklaşık 2 milyon eder. Neredeyiz biz? Sokakta değil 2 milyon engelli, iki adedini sıkıntı görürsünüz. Tekerlekli sandalyeli olduğumuz için imkânsızlıklardan ötürü sosyalleşemiyoruz, bu sebeple dışarıda iki tane engelliyi yan yana görmenin pek de mümkün olmadığını söylemek istiyorum. Bizlerin dışarıya çıkabilmeleri için uygun ortam sağlanması gerekiyor” dedi.
Başından geçen bir olayı da aktaran Pektaş, “Kadıköy’de, Boğa heykelinin orada rampaya otomobil koyan adam için trafik polisi çağırdım diye reaksiyon aldım. Soruyorum size rampamı kapatan adam mı hatalı yoksa tekerlekli sandalyeli bir bayanın ‘özgürlüğünü’ istemesi mi hata? Ben 26 yaşımdayım ve yaşıtlarım üzere bir hayat istiyorum. Ben ve benim üzere hayata sahip arkadaşlarım engelli değil. Bizler engelleneniz” diye konuştu.
Cumhuriyet