CHP Umum Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Siyaset arenasında bayan yerinde yükte değil. Zahir yerlerde bayan hâlâ yeteri kadar sesini çıkaramıyor, yeteri kadar haklarını talep edemiyor lakin bunları aşmak mümkün” dedi.
Kılıçdaroğlu, “Şerife Bacı Bayan Platformu” üyeleri ile medya konferans aracılığıyla görüşerek, sorularını yanıtladı.
CHP Umumi Yöneticisi, bir üyenin “Kadınların karar mekanizmalarında daha faal rol alabilmesi için ne üzere çalışmalar planlıyorsunuz?” sorusu üzerine, bayanların yalnızca siyasette değil pek çok sahada karar mekanizmalarında konum almasının değerli olduğunu belirtti.
Kılıçdaroğlu, partisinde yüzde 33 cinsiyet kotası bulunduğunu hatırlatarak, bayanların asıl savaş etmesi gereken yerin cinsiyet kotasının Siyasi Partiler Kanunu’na girmesi konusu olduğunu söyledi. Bir devir kız evlatlarının mektebe gitmesi konusunda sıkıntılar yaşandığını anlatan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin şu an bütün coğrafyasında anaların mahsusen kız evlatlarının mektebe gitmesini, okumasını, iyi bir eğitim görmesini ve kendisinden çok daha iyi bir hayat standardı yakalamasını istediğini tabir etti.
Kemal Kılıçdaroğlu, bu durumun Türkiye’nin geldiği nokta açısından son kademe kıymetli olduğunu ama bayanların verdikleri uğraşta bekledikleri bütün sonuçları elde edemediklerini belirterek, şunları kaydetti:
“Geldiğimiz noktada şunu söz etmek isterim. Aşikâr meslek kısımlarında zati bayan egemenliği vardır yani bayanlar daha fazla o meydanda çalışıyor. Örneğin eczacılık, hocalık mesleği üzere bayanın tabiatına da elverişli olan bu mesleklerde bayanlar nispeten önemli bir güç aslında. Üniversitedeki akademik dünyada bayanların sayısı, erkek öğretmenlere nazaran çok daha fazla. Bu türlü baktığımız vakit evet Mustafa Kemal ve arkadaşları bayanlara seçme ve seçilme haklarını verdiler. Üstelik bu hak İsviçre, Fransa, Almanya ve İngiltere’den çok daha evvel verildi. Artık bu haklardan yola çıkarak bugün bayanlar önemli bir güç olarak ortaya çıktılar lakin şimdi Türkiye’de bayanların ehliyetli seviyede örgütlendiğini söylemek çok çetin. Malûm yerlerde bayan hâlâ yeteri kadar sesini çıkaramıyor, yeteri kadar haklarını talep edemiyor fakat bunları aşmak mümkün.”
‘KADINLARIN FARKLI SİYASİ GÖRÜŞLERİ, KİMLİKLERİ VE İNANÇLARI OLABİLİR’
Bayanların farklı siyasi görüşleri, kimlikleri ve inançları olabileceğini lisana getiren CHP Umumi Yöneticisi Kılıçdaroğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Huzuru sağlamak, barışı sağlamak, herkesin karnının doyduğu bir ortamı sağlamak çok değerli. Burada erkeklerden daha çok inandırıcılığı güçlü olan aktör bayan aslında. Zira bayanların samimi olmaları, tabiatın kendisine verdiği sezgi gücü hasebiyle bayan daha güçlü olarak bu sıkıntılara el atabilir, bu meseleleri daha rahat ve samimi çözebilir. Siyasi olarak her türlü desteği verebiliriz. Şerife Bacı Bayan Platformu içinde çok farklı siyasi görüşlerden bayanlar da olabilir. Bir ayrımcılık yapılmasını akıllıca bulmam. Bütün emel neydi? Şayet Şerife Bacı bu memleketin bağımsızlığı için uğraş etmişse, o mücadeleyi Şerife Bacı’nın torunları olarak sizler de yapmak zorundasınız.”
‘BİR AMACA ODAKLANABİLSELER ÇOK ŞEYİ ÇÖZEBİLİRLER’
Kılıçdaroğlu, öteki bir bayan üyenin, “Kadının ismi var mı?” sorusu üzerine ise şu değerlendirmede bulundu:
“Kadının ismi var mı? Bayanın kesinlikle ismi var. ‘Adı yoktur.’ dersek haksızlık yapmış oluruz. Bütün problem şu aslında, siyaset arenasında bayan yerinde yükte değil. Onun temel nedeni de siyaset sahasının aslında çok kirlenmesi ve o kirli meydanda bayanın siyaset yapmasına fırsat verilmemesi üzere bir tablo var. Biraz acı lakin bunu tabir etmek zorundayım. O nedenle biz, ‘Mutlaka siyasette etik pahalar olmalı, siyasi ahlak kanunu çıkmalı’ diye ısrarla söylüyoruz. Siyaset yeri ahlaki seviyede büyür ve gelişirse, bayanlar, gençler, yaşlılar, bir mealde siyasete ilgi duyan herkes o tabanda taraf alacak.
Keşke bütün bayanlar muayyen maksatlarda birleşebilseler. Bayanlar siyasal görüşlerini bir tarafa bırakıp bir amaca odaklanabilseler emin olun çok şeyi çözebilirler. Mesela bayanlar şöyle bir propagandayla yola çıksa, ‘Kadın siyasi partiler yasasının değişmesi ve en az yüzde 33 yahut yüzde 50 cinsiyet kotasını kim savunuyorsa ona oy vereceğiz, parti programına bunu koyan partiye oy vereceğiz. Şayet bunu bir siyasal parti koymuyorsa, o siyasal partiye oy vermeyeceğiz.’ Düşünebiliyor musunuz? Bütün siyasi partiler bu türlü bir ortak bayan sesi çıkarsa ortaya bütün siyasi partiler getirir yüzde 50’yi koyarlar.”
Çalışan bayanlar için analığın kimi devirlerde önemli bir sorun olarak ortaya çıkabildiğine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, bunun için çalışan anaların itimat içinde evlatlarını getirip bırakabilecekleri kreşlerin yapılmasına değer verdiklerini de vurguladı.
Gazete Duvar
