Düzce’de, Japonların çivi ve yapıştırıcı kullanmadan ağaç kesimlerinin birbirine geçirilmesi sistemiyle eserler çıkardığı altı asırlık kumiko sanatını icra eden öğretmen Hikmet Amuca’nın elinden çıkan eserler büyük beğeni topluyor.

Mesleksel Eğitim Merkezi’nde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olarak misyon yapan 55 yaşındaki Hikmet Amuca, küçük yaşlardan beri hobi olarak ahşap oymacılığıyla ilgilendi.

Yaklaşık 7 yıl evvel yeni müstakil konutuna süs ve dekoratif eşya yapmak için araştırma yaparken, Japonya’da 1400’lü yıllarda İmparator Nikko’nun yaptırdığı Toshogu mabedinin inşasında ahşap kullanılarak yapılan süslemelerle ortaya çıkan kumiko sanatıyla tanışan Amuca, internetteki görüntüleri izleyerek kendisini geliştirdi.

Hikmet öğretmen, konutunun bahçesine kurduğu küçük atölyede ince işçilikle kestiği ağaç kesimlerini çivi ve yapıştırıcı kullanmadan birbirine geçirerek masa, sehpa, abajur ve ahşap bölme üzere 150 eser üretti.

Vakit zaman belediye ve çeşitli alanlarda stantlar açan Amuca’nın yapıtları, ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.

“ÇOK SABIR İSTEYEN BİR SANAT”

Merkeze bağlı Kirazlı köyünde yaşayan Hikmet Amuca, , kumikonun, Türkiye’de çok yeni bir sanat olduğunu anlattı.

Yaklaşık 7 yıl evvel bu sanatla tanıştığını lisana getiren Amuca, “Türkiye’de kumiko ile ilgili eğitim alacak mecra olmadığı için izleyerek öğrendim. Kumiko, Japon ahşap süsleme sanatıdır. Japonya’da çok gelişmiş bir sanat kısmı olmakla birlikte orada da artık yaşlı kesim yapıyor. Gençlerde bu sanat üzerine pek talep yok” diye konuştu.

“150 YAPITIM VAR”

Türkiye’de bu sanatı birkaç kişinin icra ettiğini aktaran Amuca, şöyle devam etti:

“Elimizden geldiğince atölyemizde bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Köyde yetiştiğim için çivi çakmaya yahut bir şeyler kesmeye elimiz yatkındı. Küçük yaşlardan itibaren ahşap çıtalarla oynamayı çok severdim. Kumikoyu gördükten sonra bayıldım ve yapmaya karar verdim. Bu hususta çok hoş sonuçlar aldığımı düşünüyorum. Ayrıyeten birtakım detaylar çok değerli. Uyguladığımız çıtaların kalınlığı milimetrik değil, mikrometrik olmalı, yani milimetrenin 10’da 1’i kadar toleransı vardır. Çok küçük kesimlerle çalışmak güç, onların yerleştirilmesi ve geometrik olarak ayarlanması kolay değil. Çok sabır isteyen bir sanat.”

Amuca, sanatı çok büyük keyif alarak yaptığını lisana getirerek, “Anadolu Selçuklu motiflerini daha farklı sentez yaparak kumiko ile birleştireceğim inşallah. İrili ufaklı 150 yapıtım var.” dedi.

Cumhuriyet