Salih Gergerlioğlu

ANKARA – Çok ileri seviyede engelli raporu bulunan Rüveyda Tekgöz’ün annesi Nazire Tekgöz, 2016 yılından beri Başbakanlık İrtibat Merkezi (BİMER) ve Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Merkezi’ne (CİMER) yaptığı engelli yakını aylığı müracaatlarının “eşinin KHK’li olmasından dolayı” reddedildiğini açıkladı. Tekgöz 2017 yılındaki BİMER müracaatında, “FETÖ/PDY terör örgütü faaliyetleri kapsamında hakkında süreç yapılan, meslekten ihraç edilen, misyondan uzaklaştırılan ve tutuklanan vatandaşların yardım talepleri Toplumsal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından yapılamamaktadır” yazılı belgeyi de paylaştı.

‘ENGELLİ KIZIMIN ÖZEL MUHTAÇLIKLARI OLUYOR’

Biri engelli 4 çocuk annesi olan Nazire Tekgöz ekonomik zorluklar nedeniyle Toplumsal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’na birçok sefer müracaat yaptı. 4 çocuğundan en büyüklerinin Rüveyda Tekgöz olduğunu ve engelli kızının muhtaçlıklarını karşılayabilmek için onun birçok ihtiyacını özel olarak almak zorunda olduğunu söyleyen Nazire Tekgöz, “Ayakkabısını ortopedik olacak halde, kıyafetlerini de kaliteli olması gerekiyorsa o denli alıyorum” dedi. Tekgöz, kızının engelli raporunun çok ileri seviyede olmasına karşın yardım alamadıklarını, buna münasebet olarak da eşinin işinden ihracının ve tutukluluğunun münasebet gösterildiğini söyledi.

‘İHRAÇ EDİLENLERE YARDIM YAPILAMAMAKTADIR’

Müracaatlarının birçoğu reddedilen Tekgöz’e 2017 yılında Başbakanlık Bağlantı Merkezi’nden verilen ret karşılığında şu tabirler yer aldı:
“Sayın Nazire Tekgöz, T.C. Başbakanlık İrtibat Merkezi’ne (BİMER) yapmış olduğunuz 1700124345 sayılı müracaatınız Antakya Toplumsal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Başkanlığı tarafından cevaplanmıştır. Başbakanlık irtibat Merkezi’ne yapılmış olan müracaatınızın incelenmesi sonucunda; eşiniz FETÖ/PDY terör örgütü faaliyetleri kapsamında hakkında süreç yapılan, meslekten ihraç edilen, vazifeden uzaklaştırılan ve tutuklanan vatandaşların yardım talepleri Toplumsal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından yapılamamaktadır. Bu nedenle 09/02/2017 tarih ve 4 sayılı Mütevelli Heyeti kararıyla yardım müracaatınız RED edilmiştir.”

Nazire Tokgöz’e gelen ret karşılıkları

‘ESKİ KAYMAKAM UYGUN GÖRMÜŞ LAKİN BUGÜNKÜ KAYMAKAM UYGUN GÖRMÜYOR’

Daha evvel “çocuk yardımı” almak için de Toplumsal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’na dilekçe verdiğini belirten Tekgöz, onun da reddedildiğini ve kendisini telefonla arayarak “Siz bilirsiniz Nazire Hanım, bu mevzuda ısrarcı olmaya devam ederseniz engelli yakını aylığını da keseriz” diye tehdit ettiklerini söyledi. “Bir mühlet sonra engelli yakını aylığını da kestiler” diyen Tekgöz, neden kestiklerini sorduğunda kendisine “eski kaymakam, engelli yakını aylığı almanızı uygun görmüş lakin bugünkü kaymakam uygun görmüyor” formunda cevap verildiğini belirtti.

‘CADININ ÇOCUĞU DA CADIDIR SİYASETİ UYGULUYORLAR’

Bahisle ilgili, 2017, 2018 ve 2019 yıllarında “OHAL’in Toplumsal Maliyetleri” raporlarını hazırlayan ihraç akademisyen Bayram Erzurumluoğlu, daha evvel birçok kere engelli ve engelli yakını bireylerin kendilerine ulaştığını lakin ihraç ve tutukluluk gerekçesiyle yardım verilmediğini belirten bir yazılı evrakın birinci sefer ellerine geçtiğini söyledi. Erzurumluoğlu, “Yaratılan kaygı ikliminden ötürü beşerler genelde bu dokümanları açıklamaktan korkuyorlar, sonunda bir kişi bu duvarı yıkabilmiş” dedi. Recep Tayyip Erdoğan’ın 2014 yılında “cadı avıysa cadı avı, biz bu cadı avını yapacağız” dediğini hatırlatan Erzurumluoğlu, “Yürüttükleri cadı avının bir sonucu olarak ‘cadının çocuğu da cadıdır’ siyasetini uyguluyorlar” formunda konuştu.

‘YAPILAN BİR SOYKIRIMDIR’

Kendisinin de yüzde 40 mahzuru bulunduğunu ve akademisyenlik mesleğinde 23 yıl çalışarak emeklilik maaşı için gerekli olan 15 yılı tamamlamasına karşın KHK’yle ihraç edilmesinden ötürü emekli maaşının verilmediğini belirten Erzurumluoğlu “Bu durumu dava ettim fakat davayı kaybettim. Bu çok açık bir hukuksuzluk” dedi. “İktidar, KHK’lileri aileleriyle birlikte yok etme siyasi kararını almış” diyen Erzurumluoğlu şöyle devam etti:
“İnsanlar işsiz bırakıldı, özel kesimde çalışmaları yasaklandı, yardımları kesildi, emeklilik hakları yok edildi, engellilerin de yardım ve maaşlarının verilmemesi olayları, bu siyasetin bir modülüdür.”

Erzurumluoğlu, Polis Akademisi’nin 2017 yılında hazırladığı Çalıştay Raporu’nda, “FETÖ ile gayrette yönetim hukuku tarafından bakıldığında şayet kuşku varsa bu durumdan devlet istifade etmelidir. En ufak bir kuşkunun olması durumunda kişi, devlette çalıştırılmamalıdır” biçiminde tabirlerin yer aldığını ve bunun hiçbir biçimde ne Türkiye anayasasıyla ne de üniversal hukuk normlarıyla örtüşmediğini belirterek, “KHK’lilere uyguladıkları yasadışı siyasetleri raporlara yazmaktan utanmamışlar, çekinmemişler” dedi.

Gazete Duvar