ANKARA – Eğitim ve Bilim İşçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Genel Lideri Prof.Dr. Nejla Şura, Genel Sekreter İkram Atabay ve Genel Örgütlenme Sekreteri Ramazan Gürbüz, Ulusal Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’la görüşme gerçekleştirdi.
Eğitimde yaşanan sıkıntıların iletildiği görüşmeye ait açıklama yapan sendika, problemlere ait hazırlanan evrakın Selçuk’a iletildiğini belirtti. Eğitim alanında yıllardır yaşanan ve Covid-19 salgınıyla birlikte daha da ağırlaşan problemlere karşı kalıcı tahliller üretilmesi için acil adımların atılması gerektiğini belirten sendikanın Ulusal Eğitim Bakanı Selçuk’a sunduğu evrakın içeriği şu başlıklardan oluştu:
UZAKTAN EĞİTİMDE EŞİTLİK SAĞLANMALIDIR: COVID-19 salgınının eğitim alanında yarattığı problemleri faal bir uzaktan eğitimle çözme sürecinde başta öğrencilerimiz olmak üzere velilerimiz ve öğrencilerimiz önemli sıkıntılar yaşamaktadır. Bakanlık süreci, iştirakçi bir anlayışla ve basamakları muhakkak bir “öğretim tasarımı” bağlamında yürütememiştir. İştirakçi, destekleyici ve planlı bir çalışmanın olmaması nedeniyle eğitim işçileri, öğretmenler, öğrenciler ve veliler önemli sıkıntılarla baş başa bırakılmıştır. Alanda çalışanlar salgında eğitim sürecini el yordamıyla ve deneme yanılma yoluyla yürütmüşlerdir. Bu süreçte karşı karşıya kalınan en büyük sorun hâlihazırda var olan eşitsizliklerin daha da artması, katlanarak çoğalması olmuştur. Bilhassa sosyoekonomik durumu iyi olmayan düşük gelirli velilerin çocukları, kız çocukları, tarım çalışanı çocuklar, anadili farklı olan çocuklar, engelli çocuklar ve dezavantajlı kümeler uzaktan eğitime ulaşamamış, sistemin dışında kalmışlardır. İnternet erişimi olmayan, akıllı telefon, tablet ve bilgisayarı olmayan öğrenciler uzaktan eğitime dâhil olamamışlardır.
LAİKLİK UNSURUNU İHLAL EDEN UYGULAMALAR ORTADAN KALDIRILMALI: Cemaatler ve tarikatlarla yapılan protokoller, dinden özerk ömür süren velilerimizi ve öğretmenlerimizi önemli biçimde endişelendirmektedir. Yeniden Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’nün, vilayet ve ilçe ulusal eğitim yöneticileri ile okul yöneticilerini öğrencilerin dini içerikli dersleri seçmeleri konusunda yönlendirdiği şikâyetleri sendikamıza sıklıkla iletilmektedir. Seçmeli derslerin ilgi, yetenek ve merakları doğrultusunda öğrenciler tarafından seçilmesi için gerekli ihtimam gösterilmelidir. Öğrencileri dini içerikli dersleri seçmeye yönlendiren eğitim yöneticileri ve okul yöneticileri uyarılmalıdır. Bu husus basında da gereğince yer almıştır. Anayasa ve eğitimle ilgili maddelerde yer alan laiklik unsuru, Türkiye’de çoğul bir ortak hayatın teminatıdır. Bilimsel ve laik eğitim prensibinden vazgeçilmemelidir.
EĞİTİMDE TEMİNATLI İSTİHDAM SAĞLANMALI: Öğretmenler ortasında takımlı, kontratlı ya da fiyatlı öğretmen ayrımı yapılması ve bir hiyerarşinin oluşturulması çalışma barışını bozan bir tesire sahiptir. Eğitimin vazgeçilmez bileşeni öğretmendir ve eğitimin niteliği, öğretmenin niteliği ile yanlışsız orantılıdır. Güvencesizliğin ve düşük fiyatların yarattığı korku, eğitim ve öğretim uğraşını olumsuz biçimde etkilemektedir. Eğitimin niteliği düşünülüyorsa kontratlı, fiyatlı ya da diğer bir isim altında yapılan öğretmenlik uygulamalarının tamamına son verilmelidir. Kamu hizmetlerinin sürekliliği, düzenliliği ve halka daha nitelikli olarak sunulması için eğitimde her türlü garantisiz istihdam uygulamasından derhal vazgeçilmeli, ataması yapılmayan öğretmenler sorunu kalıcı olarak çözülerek herkese takımlı ve teminatlı istihdam sağlanmalıdır.
KHK’LER KONUSUNDA BAKANLIK DAHA FAAL OLMALI: Haklarında rastgele bir yargı kararı bulunmayan, hukuken cürüm olmayan münasebetlerle ihraç edilen kamu vazifelilerinin bütün haklarıyla birlikte derhal misyonlarına iade edilmeleri gerekmektedir. Hala OHAL Komisyonu’nun inceleme evresinde bulunan yaklaşık 16 bin belgenin yaklaşık bin 200’ü sendikamız üyelerine aittir. OHAL Komitesi tarafından karara bağlanan evrakların oranı yüzde 87 iken ihraç üyelerimizin karara bağlanan belge oranı yüzde 21’dir. Bu olgu, üyelerimizin belgelerinin şuurlu biçimde karara bağlanmadığını göstermektedir. Kamu işçilerinin işlerine dönüşü konusunda Ulusal Eğitim Bakanlığı daha faal olmalıdır.
EĞİTİM-SEN ÜYELERİ SÜRGÜN EDİLDİ: 2017/18 eğitim öğretim yılı başında daha evvel katıldıkları sendikal aksiyonlar nedeniyle açığa alınan üyelerimize yönelik olarak MEB tarafından büyük bir sürgün furyası başlatılmış, büsbütün idari ve siyasi tasarruflarla 1190 Eğitim-Sen üyesi hukuksuz bir halde sürgün edilmiştir. Sürgünlerle yalnızca üyelerimiz değil, tıpkı vakitte öğrenciler de mağdur edilmiş, üyelerimizin çocuklarının eğitim hakları şahsen Bakanlık eliyle kesintiye uğratılmıştır.
EK DERS FİYATLARI ÖDENMELİDİR: Öğretmenlerin mesai saati sonrasında yaptığı dersler ile hafta sonunda yaptığı derslerin, ayrıyeten halk eğitim merkezlerinde vazife yapan takımlı öğretmenler ile usta öğreticilerin ek derslerinin ödenmediğine ait olarak sendikamıza şikâyetler gelmektedir. Artan hayat pahalılığı ve son yapılan memur artırımının düşük oranı da dikkate alındığında öğretmenlerin ek ders fiyatlarının vaktinde ve hakkaniyete uygun biçimde yapılması gerekmektedir.
EBEVEYN MÜSAADESİ ARTTIRILMALI: Çalışan bayanlara doğum öncesi 8, doğum sonrası 16 hafta olmak üzere toplam 24 hafta fiyatlı doğum müsaadesi verilmelidir. Doğumdan sonra babaya 10 iş günü fiyatlı müsaade verilmeli, sezaryenle yahut erken doğum halinde bu müsaade fiyatlı olarak 15 güne çıkarılmalıdır. Bunun için; 0-6 yaş kümesi çocuklar için, 50 ve üzerinde çalışanı olan bütün iş yerlerinde kreş açılmalıdır. 50’den az çalışanın bulunduğu iş yerlerinde ise çalışma alanlarına yakın ortak bakım üniteleri ve kreşler açılmalıdır. (DUVAR)
Gazete Duvar
