Geçtiğimiz dönem Sporting Lizbon’dan kiralık olarak Beşiktaş forması giyen ve geçtiğimiz günlerde siyah-beyazlılara bonservisiyle transfer olan Fransız futbolcu Valentin Rosier, kulübün YouTube kanalına açıklamalarda bulundu.

24 yaşındaki futbolcu, kelamlarına şöyle başladı:

“Şöyle bir şey var. Hayatta problemlere her vakit para ekseninde bakmamalıyız. Parayı öncelik alırsanız, bu sizi hayal kırıklığına uğratabilir. Beşiktaş’ın tekliflerinden daha iyi teklifler aldım fakat söylediğim bir şey vardı: Ben burada memnunum, huzurluyum. Burada kalma isteğimi daima tekrarladım ve bunun için uğraş sarfettim. Neyse ki işler rayına oturdu.”

“TARAFTARI RAHATLATMAK İÇİN DÜŞÜNDÜK”

Rosier, “Beşiktaş’ın çocuğu” kelamının nasıl ortaya çıktığını şu sözlerle açıkladı:

“Menajerlerim ve toplumsal medyamı yöneten arkadaşlarım, Galatasaray’a gideceğim dedikodusunun olduğunu bana söylediler. Taraftarı rahatlatmak ve dedikoduları yalanlamak için bu türlü bir kalıp düşündük. Bu kalıp benim içime sindi. Paylaştıktan sonra da olay patladı.”

“HİÇBİR KULÜPTE BUNU GÖRMEDİM”

Sağ bek oyuncusu, grubuna duyduğu sevginin kaynağının, taraftarların kulübe duyduğu aidiyet olduğunu söyledi:

“Bu, aslında bizatihi ortaya çıktı. Bugüne dek hiçbir kulüpte taraftarın ve çalışanların bu kadar yüksek bir hisle kulübe bağlı olduğunu görmedim. Geçen sene taraftarlar tribünde yoktu lakin toplumsal medyada, sokakta ve kulüpte bunu hissettim.”

“BU KADAR BÜYÜK BİR KİTLEYİ BEKLEMİYORDUM”

Rosier, havalimanında taraftar tarafından karşılanmasına dair ise şunları söz etti:

“İyi makûs bir taraftar gelir diyordum fakat bu kadar büyük bir kitleyi beklemiyordum. Hayatım boyunca unutmayacağım. Kulübe duydukları sevgiyi ve aşkı bir sefer daha göstermiş oldular.”

Valentin Rosier, kadronun yeni dönem formalarından en beğendiği formanın beyaz forma olduğunu söyledi:

“Beni favorim beyaz lakin griyi çok beğendim. Beşiktaş’ın daha evvel griyi kullandığını çok görmemiştim. Ortada Türk bayrağının olması, çok hoş bir hava katmış.”

“HEYECAN VE HİSLE OYNUYORUM”

Rosier, taraftarların değerli rol oynadığını kaydetti:

“Ben esasen çok yüksek heyecanla ve hislerle oynuyorum. Buradaki birçok kişi, taraftarların inanılmaz olduğunu söylüyor, ben de onlarla oynamak için sabırsızlanıyorum. Onların en kıymetli rolü şu: Dönem içinde ister istemez inişler, çıkışlar oluyor. Zorlandığımız anlar oluyor. Orada taraftarın itici güç olarak devreye girdiğinde büyük katkısı oluyor.”

“BİRÇOK BİRİNCİSİ BURADA YAŞADIM”

Valentin Rosier, ekibinin önümüzdeki dönem UEFA Şampiyonlar Ligi’nde uzunluk gösterecek olmasını şöyle kıymetlendirdi:

“Ben mesleğimdeki birçok birincisi burada yaşadım. Birinci golümü attım, birinci kupalarımı kazandım, meslek dönemimi yaşadım… Artık tekrar bir birincisi yaşayacağım. Mesleğimde birinci kez Şampiyonlar Ligi’nde uğraş edeceğim. Kesinlikle güç olacaktır lakin Beşiktaş ile oraya çıkmak heyecan verici. Kulübümüzü en iyi biçimde temsil etmeye çalışacağız.”

“GÖZTEPE MAÇINI UNUTAMIYORUM”

Rosier, Beşiktaş forması altında unutamadığı maçlarla ilgili soruyu şöyle cevapladı:

“İki maç var: 10 bireyle oynadığımız ve benim golümle kazandığımız maç ve Göztepe maçı. Göztepe maçının son anlarında kulübeye daima ‘Averaj tamam mı? İş bizde mi? Şampiyon oluyor muyuz?’ diye soruyordum, bir orta hocayı da bunalttım. Bunu hiç unutamıyorum.”

“İYİ BİR ARKADAŞLIK YARATTIK”

Valentin Rosier, geçtiğimiz dönem Harika Lig ve Türkiye Kupası’nda şampiyon olan ekipteki arkadaşlığı şu sözlerle anlattı:

“Herkesin birbirine karşı sevgisi, hürmeti vardı. Bazen oyuna dair uyuşmazlıklar oluyordu lakin bunları krize çevirmeden çözdük. Bu durum, iyi bir arkadaşlık yarattı.”

Rosier, grubun teknik yöneticisi Sergen Yalçın ile ilgili şunları söyledi:

“Hocanın en öne çıkan özelliği, tek sözle anlatacak olursak teknik. Birinci önceliği, işin teknik tarafı. İdmanlarda teknikle ilgili bir sorun olduğunda oyunu durduruyor ve bize yapmamız gerekenleri anlatıyor.

Fransız oyuncu, röportajı Türkçe “İnşallah Beşiktaş şampiyon” tabirleriyle sonlandırdı.

Cumhuriyet