Hasret C., 27 Eylül’de Ardahan-Çıldır’da evli olduğu erkek Sezgin G. tarafından çocuklarının gözü önünde bıçakla öldürüldü. Şüphelinin, sözünün alınmasının akabinde hür bırakıldığını belirten Hasret C.’nin ağabeyi Harun K., kız kardeşinin yıllardır maruz bırakıldığı şiddeti, şikayette bulunmalarına karşın failin tutuklanmamasını ve kardeşi Hasret’in çocuklarının yaşadıklarını, Cumhuriyet.com.tr‘ye anlattı.

Kız kardeşinin evlendiği günden beri şiddete maruz bırakıldığını söyleyen Harun K., bu süreci ”Kız kardeşim 18 yıldır evli. 18 yıldır eziyet görüyor. Çocukları için bunları çekti. ‘Çocuklar üzülür’ dedi. İki kız çocuğu var. Biri 13 yaşında, başkası 18. Hasret 36 yaşındaydı. Tekraren onları ayırmak istedik. Daha evvel uzaklaştırma kararı, darp raporu bile var çıkan. Çocukları da dövüyordu. Boşanma dilekçesi bile verildi. Kız kardeşim çocukları için geri gitti konutuna. ‘Belki düzelir’ dedi. Karşı taraf beni mahkemeye verdi. Daima dövmeye devam etti.” cümleleriyle anlattı.

Kardeşi Hasret C.nin öldürülmeden bir gün evvel de şiddete maruz bırakıldığını söz eden Harun K. ile görüşmenin ayrıntıları şu formda:

-Olay gününden bahseder misiniz?

”Bir gün evvelden dövmüş kız kardeşimi. Tartışma devam etmiş. Kız kardeşimin gözü de şişmiş. Tartışırlarken kız kardeşim, bu adamın eline kaşıkla vuruyor. Bu da gidip mutfaktan bıçak alıyor. Çocuklar olayı anlattılar. Kız kardeşimin dövüldüğüne dair bir sürü kanıt var, çocukların her şeyi anlatmalarına karşın bu adamı hür bıraktılar. Kız kardeşimi alıp odaya götürüyor ve konutun dış kapısını da kilitliyor. Daima dövüyor kız kardeşimi, bunların hepsi otopsi raporunda çıkacaktır. Bıçağı kardeşimin göğsüne saplıyor ve ikinciyi vurmasın diye 18 yaşındaki yeğenim babasını tutmaya çalışıyor. Büyük kızın elini de kesiyor. Çocuklar çırpınıyor ve konuttan çıkamıyorlar, konutun dış kapısı kilitli olduğu için. Konutlarının tam 100 metre ilerisinde sıhhat ocağı var. Kapıyı örtüyor ve sıhhat ocağına götürmüyor. Ağabeyi ile yengesini arıyor. Büyük kız dışarı çıkıyor bir formda ve komşular sesi duymaya başlıyor.”

”SAATLERCE CAN ÇEKİŞMİŞ KIZ KARDEŞİM”

”Kız kardeşim bu sırada kan kaybediyor. 16.00 üzere bıçaklanıyor ve 20.00’dan sonra vefat ediyor. Eşi palavradan ambulansı arıyor. Adamın yengesi çocukları tehdit ediyor. ‘Babanızı suçlamayın. Babanızı içeri atarlarsa size kim bakacak? Sizi yurtlara verirler’ diyor. Yolda ölüyor kız kardeşim ve ambulansa onu öldüren Sezgin C. de biniyor. Saatlerce can çekişmiş kız kardeşim. Bu kasıtlı bir cinayet. Kız kardeşimi hastaneye götürmediler. Çocuklarla konuşana, halıyı saklayana kadar kız kardeşimi niçin hastaneye götürmüyorlar?”

”OTOPSİYLE BİLE OYNAYABİLİRLER”

-Tutuklama süreci nasıl gerçekleşti?

”Bu adamı hür bırakıyorlar. Bir gün içeri aldılar, sonra çabucak geri bıraktılar. Avukatlar bile şaşırıyor. Daha ne kanıtı bulalım biz? Bu adam eli cebinde geziyor. Burada bir şeyler dönüyor. Örtbas ediyorlar. Güya hiçbir şey olmamış üzere davranıyorlar. Savcı, hakim bizleri hiç dinlemiyor. Katili korurcasına adamı özgür bıraktılar. Sezgin C. de kardeşim için ‘kendi kendini bıçakladı’ diyor. Cenazeyi, kız kardeşimi bile hastanede bırakıp gitmişler. Sabah ben gittim, cenazeyi aldım ve defnettim. Çabucak avukat tutmuşlar. Artık kız kardeşim için ‘akli istikrarı yerinde değil, kendisini bıçakladı’ diye iftira atıyorlar. Çıldır’ın bütün köyleri biliyor bu adamın kız kardeşime azap ettiğini. Karşı taraf bir şeylerle oynamayı düşünüyorlar. Otopsiyle bile oynayabilerler.”

Cumhuriyet